20 Ekim 2011 Perşembe

PARIS FASHION WEEK




Paris daha sanatsal Moda tüketim çılgınlığından sadeliğe dönerken showlar ve looklarda basit ve yalın oluyor. Sanat eserleri tasarlayan Alexander Mc Quuen, Gallione özlemim sürerken bir kaç tasarımcının kendine özgü tasarımları ile modaya olan aşkım ölmüyor.
Gareth Pugh dijital ve evrensel dünyası her koleksiyonun da bizleri uzaya çıkarıyor adeta kıyafetlerimiz evrendeki savaşta kalkanlarımız gibi bu koleksiyonda tel tel çizgiler,parlayan kumaşlar ile insanlığın ötesi bir dünyaya giriyoruz. Bu iyi mi kötü mü moda severler karar veremiyor. Öfkeli makyajları ile modeller güç gösterisinde adeta  




Maison Martin Margiela koleksiyonu Paris showları içinde benim en iyi sırama oturuyor. Karanlığın rengi siyah ve onu aydınlatan beyaza karşı otantik desenle koleksiyonun rengini belirleniyor. Yere uzanan ceketler,pelerinler,uzun deri etekler,formlu ceketler koleksiyonun dikkat çekenleri modellerin yüzleri saçları ile örtünerek sadece koleksiyona odaklanıyorsunuz. Üzerine atılmış şifonlarla uçuşan elbiseler, sanki kumaşı dolamış çıkmış havasında otantik desenler muşambayla örtülü sunumu korumacı yanımızı gösteriyor adeta.



Geçen koleksiyonu ile Lady Gaga ile koleksiyonu yırtıcı kedilere emanet etmişti. Bu sezon Gaga showda bulunmasa da video sunumu ile yine Nicole destek. Mugler, bu koleksiyon daha forma yönelik çalışmış. Sanatsal dekolteler, etek uçları ile renkler yine sade beyaza ışıltı katarak biraz hareketlense de odak noktamız tasarımın formunda, İğne topuk ayakkabılar ise gösterinin en can yakan kısmı tam kırıldı diyecekken esneyerek geri topluyor Bu şıklık biz kadınları bir gün öldürecek gibi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder