Bu gün can dostlarımız için sesimizi yükselttik. Hayvanlara eziyeti temel alan adaletsiz yasa tasarısını protesto için kalabalıklaştık. Ve hep birlikte ölüm yasasına hayır dedik. Hayvansız bir dünya yaratılmadığı gibi onları yok sayarak kötü koşullara maruz bırakmak kabul edilemez. Bu her türlü zulüm için geçerli. İnsan kendini ifade ederek yaşamda barınır. Ya! Hayvanlar, onların bizlere ihtiyacı var. Bizim iki sarı şeker kedimiz. Susam, 2 senedir bizimle, bize hayvan sevgisini öğretti. Sokakta zor durumda olan hayvanları fark etmeyi, sevgiye ihtiyacı olan canlıları fark etmemizi sağladı. Garu, ise onu bulduğumuz da 1 aylık ve annesini kaybetmişti. İki gözünü de neredeyse kaybediyordu. İshal ve kusmaları olduğundan onu yaşatmak için çaba sarf ettik Başardık da. Şimdi her sabah yalanarak uyanıyorum. :)
Bu sevgiyi tarif etmek çok zor. Evimizdekiler kadar dışarıda da kollayıp, beslediğimiz, yuvalandırdığımız canlılar var. Temmenim bu yasanın hayvanları koruyan bir yasa olması, sokaklara atılan, dövülen canlıları görmemek ve Petshopların duygu istismarları ile hayvanların satılmasının kalkması.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder